23 Temmuz 2013 Salı

İSTANBUL KAPI NEFES ALIYOR

Ahmet Hamdi Tanpınar'ın 'dört kapılı şehir' dediği Erzurum'un en önemli tarihi özelliklere sahip İstanbul Kapı eseri, artık ilgisizlik kurbanı olmayacak. 

İstanbul Kapı ile ilgili kurtarma operasyonunu başlatan Yakutiye Belediye Başkanı Ali Korkut, böylesine tarih zengini bir şehirde eserlerin yok olmaya terk etmeyeceklerini ifade etti. Korkut, "İstanbul Kapı Projemize ilk kazmayı vurduk. Seneye Erzurum halkı farklı bir İstanbul Kapı'ya kavuşmuş olacak" dedi.

Erzurum'un tarihi değerleri ve eserlerini kurtarmaya talipli olduğunu söyleyen Ali Korkut, 1877 yılında yapılan İstanbul Kapı için geliştirdikleri projeye ilk kazmayı vurduklarını söyledi. Eski çağlarda ve Ortaçağ ile Osmanlı İmparatorluğu'nun son dönemlerinde Erzurum'u düşman işgaline karşı koruyan surlar toprak tabyalar ile şehre 4 ana yönden giriş ve çıkışları sağlayan kapılar, tarih boyunca düşman yağmasından korunmasına rağmen, çarpık yapılaşmadan kendisini kurtaramadığının altını çizen Ali Korkut, "Biz tarihi değerlerimizin, kültür geçmişimizin yok olup gitmesine göz yummayacağız. Önceki örneklerinde olduğu gibi İstanbul Kapı'yı da insanla buluşturup, geleceğe taşıyacağız. Maalesef burası yıllarca ilgisizliğin kurbanı olmuş. Eserde ciddi anlamda tahribat yaşanmış. Proje ile eserde restorasyon (yenileme) çalışması yapılacak. Eseri tahrip eden olumsuz etkenlerden arındırma yapacağız. Bunun yanı sıra eserin çevresinde peyzaj çalışmaları gerçekleştireceğiz ve nihayetinde eser ve çevresi aynı zamanda ekonomik kaynağa dönüşecek. Erzurum insanına aş ve iş sağlayan bir yapıya dönüşecek" şeklinde konuştu.

İstanbul Kapı Projesi ihalesini alan firma yetkilileriyle yer teslimi dolayısıyla alanda inceleme yapan Ali Korkut, özellikle restorasyon (yenileme), konusunda özel hassasiyet istedi. Atılan her adımın kendisiyle irtibatlı olarak yapılmasını isteyen Korkut, aşırı özen gösterilmediği taktirde bazı alanların kaybedilme riski olduğunu anlattı. Fosfor Mustafa Paşa tarafından 1876-1877 yıllarında, şehrin güvenliği amacıyla yaptırılan kapının Cumhuriyetin kuruluşuna giden yolda sembolik bir önem taşıdığını da anımsatan Ali Korkut, "İstanbul Kapı, Mustafa Kemal Paşa'nın şehre giriş yaptığı kapıdır. Bu kapı bir anlamda Cumhuriyetin kuruluşuna giden yolun ilk kapısı, ülkenin düşmanlardan temizlenmesini sağlayan muhteşem hareketin de başlangıç noktasıdır. Taşıdığı tarihi değerler, tarihi eser olmasının yanında günümüzde de Erzurum'a sağlayacağı ekonomik yararlar düşünüldüğünde çalışmanın şehir ekonomisi açısından da önemi bulunmaktadır" değerlendirmesinde bulundu.
Eş finansmanla 1 milyonu aşan İstanbul Kapı Projesi, yapım sürecinde de Erzurum'a ekonomik katkı sağlayacak gibi görünüyor. 


Kaynak:Erzurumajans

ERZURUM'A YAKIŞMIYOR!!

Erzurum'da 2011 yılında yapılan Dünya Üniversiteler Kış Oyunları için adeta yeniden inşa edilen Cemal Gürsel Stadyumu'nun çimleri bakımsızlık ve ilgisizlik yüzünden kullanılamaz hale geldi. Zeminin alttan ısıtma sisteminin Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Fatih Çintimar'ın keyfi tutumuyla çalıştırılmaması, yoğun kar yağışı sonrasında kar temizliği için sahaya dozerlerin sokulmasıyla tahrip olan stadyumun zemini yeni sezona yetiştirilmeye çalışılıyor. Zeminin perişan halinin görüntülenmemesi için de bizzat İl Müdürü Çintimar tarafından medyaya "çekim yasağı" konuldu.

Cemal Gürsel Stadyumu'nda hemen her yıl yaşanan "zemin sorunu" bu yıl da kendini gösterdi. Futbola "şaşı bakan" Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Fatih Çintimar'dan başlayıp, stad personeline uzanan "ilgisizlik" yüzünden stadyum zemini adeta "patates tarlası"na dönüştü. Sezon içerisinde ısıtma sistemi çalıştırılmadığı için ağır hasar gören saha zemini, gerekli bakımların yapılmaması nedeniyle perişan oldu. Futbol oynanmayacak kadar kötü bir durumda olan saha zemininin medya tarafından haber yapılmaması için de gazetecilere İl Müdürü Çintimar tarafından "çekim yasağı" konuldu. Görevlilerin engellemelerine rağmen Palandöken ekibi "patates tarlası"na dönüşen saha zeminini fotoğrafladı. Büyük bir bölümü "kelleşen" zemin, engebeli haliyle de dikkat çekiyor.

DEVLETİN PARASI ÇARÇUR MU EDİLİYOR

Kış Oyunları kapsamında 26 milyon lira harcanarak yaptırılan stadyuma gösterilen bu ilgisizlik, devletin parasının sürekli "çarçur" edilmesi anlamına geliyor. Yapımının üzerinden daha iki yıl bile geçmemesine rağmen zemini sürekli problem çıkaran Cemal Gürsel Stadyumu'nda geçtiğimiz yıl Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın talimatı sonucunda oynanan Süper Kupa Finali öncesinde de sahanın zemini uzun süre spor kamuoyunun gündemini oluşturmuştu. Zemini sağlam tutacak, ağır kış şartlarından etkilenmemesini sağlayacak olan ısıtma sistemini çalıştırmamakta ısrar eden Gençlik Hizmetleri ve Spor İl Müdürü Fatih Çintimar'ın bu ısrarı hem tesisatın arızalanmasına hem de zeminin bozulmasına neden oluyor. Arızalanan ve kullanılamaz hale gelen ısıtma sisteminin yaklaşık bir ay önce değiştirildiği ve bu iş için yine devletin kasasından yüklüce bir miktar çıktığı da gelen bilgiler arasında.

VALİ ALTIPARMAK'A "EL KOYUN" ÇAĞRISI

Spor kamuoyu göreve başladığı günden bu yana olumlu tavırlarıyla dikkat çeken Vali Ahmet Altıparmak'tan bu soruna da el atmasını istiyor. Çintimar'ın "başına buyruk" bir yönetici olduğunu iddia eden sporseverler, iki yıl içerisinde ısıtma sisteminin değiştirilecek kadar hasar görmesinin ve saha zemini ile ilgili sorunların hesabının İl Müdürü'nden sorulmasını istiyorlar.

U20 MAÇLARI ZEMİN YÜZÜNDEN ERZURUM'DA OYNANMADI İDDİASI

Öte yandan TÜFAD Erzurum Şube Başkanı Abdüsselam Gökçan ise saha zeminiyle ilgili flaş bir iddia da bulundu. Türkiye Futbol Federasyonu'nun geçtiğimiz günlerde Türkiye'de yapılan U20 Dünya Futbol Şampiyonası'ndaki grup maçlarını Erzurum'da da oynatmak istediğini ancak saha zemininde sorunları öğrendikten sonra bundan vazgeçtiklerini iddia etti. Gökçan, "Devletimiz böylesi muhteşem bir stadı Erzurum'a kazandırdı ama stadın sorumluluğunu elinde bulunduranların ilgisiz ve sorumsuzluğu yüzünden önemli organizasyonları alma şansımızı kullanamıyoruz. Saha zemini perişan. Zemin bugün değil, dün de perişandı, yarın da perişan olacak. Çünkü zihniyet önemli" dedi.

Kaynak:Palandöken Gazetesi 

19 Temmuz 2013 Cuma

BEYAZAY DERNEĞİ TANITIMI



Beyazay Derneği, 1992 yılında
İstanbul'da kuruldu.temel
amacı, engellilerin
maddi ve manevi sorunlarını
çözmektir.
1995'te İzmir'de şubesini
açtı.
2000 yılında
şubemiz kendi hizmet binasını
almıştır.17aralık 2007 tarihinden
itibaren,hafta içi hafta sonu bilgisayar kursları sınavlara hazırlı
kursları düzenlenmektedir.
talep olduğu ölçüde okullar yurtlar dernek ve vakıflar, radyo
televizyon gazete ve dergilerde engellilik bilincinin arttırılmasıyla
ilgili seminerler, düzenlemektedir.sizlerde bu çalışmalarda gönüllü
olarak bizlerle birlikte faaliyetlere katılabilirsiniz.izmirde
yaşayanlar bire bir çalışmalara katılabilir, İzmir dışındaki
dostlarımız internet uygulamaları konusunda gönüllü çalışmalarımıza
katılabilir, hedefimiz daha çok engeliye ulaşarak eğitimlerine sosyal
hayata katılımlarına engelli haklarını öğreterek mucadele güçlerini
arttırmaya çalışacağız, gönüllülerlede eğitim çalışmaları ve diğer
sosyal faaliyetleri birlikte yürütmek istiyoruz, daha engelsiz
yarınlar oluşturmak için gelin ellerimizi birleştirelim.


Beyazay tanıtım video linglerimiz

http://video.mynet.com/beyazayizmir/beyazay/1173315/

http://www.youtube.com/watch?v=1EgR9vfWTgA

http://www.youtube.com/watch?v=7zVx40fydRk

http://www.youtube.com/watch?v=kfHmTcnxzxg

http://www.youtube.com/watch?v=Q9Ov6hyz5Q4

http://video.mynet.com/beyazayizmir/Gorme-engelliler-bilgisayar-kursu/1488352/

http://video.mynet.com/beyazayizmir/hafta-sonu-bilgisayar-kursu/1173688/

msn yurekseferi76@hotmail.com

skp. saliharikan2
http://www.blogcu.com/kullanici/beyazayizmir1995
facabok. https://register.facebook.com/saliharikan2

twitter. http://twitter.com/beyazayizmir
grup: beyazayizmir@googlegroups.com
gsm. 0506 514 96 93



sabit.0232 483 10 44
www.beyazay.org.tr

18 Temmuz 2013 Perşembe

ELVAN ERZURUM'DA


Milli atlet Elvan Abeylegesse, Erzurum Palandöken'de kamp çalışmalarını sürdürüyor.

Türkiye'nin atletizmdeki gururu olan ve Mersin'de düzenlenen Akdeniz Oyunlarında kadınlar 10 bin metrede gümüş madalya kazanan milli atlet Elvan Abeylegesse, Palandöken'de dünya şampiyonasına hazırlanıyor.

Deniz seviyesinden bin 850 rakımlı Erzurum'u seçen Elvan Abeylegesse, "Moskova'da tedavi olduktan sonra kamp için Palandöken'e geldim. Sakatlığım nedeniyle kondisyon çalışması yapıyor ve yürüyüş gibi düz koşu. Önümüzdeki günlerde yari maratonlar var. Onlara katılacağım. Hedefim dünya şampiyonasında koşmak." dedi.

Elvan Abeylegesse, kampta sabah ve akşam olmak üzere günde iki antrenman yaptığını, serin ve temiz havası nedeniyle her yıl olduğu gibi bu yılda kamp merkezi olarak Erzurum'u seçtiğini söyledi. Haftada ortalama 180 kilometre koştuğunu ifade eden Elvan Abeylegesse, Erzurum'da kamp yaptığı sürede tekrar eski formunu yakalayacağına inandığını belirtti. Abeylegesse, şunları söyledi:
"Toparlanarak eski formuma kavuşmayı amaçlıyorum. Türkiye'yi en güzel şekilde temsil etmek ve en güzel başarılara imza atarak geçmişteki güzellikleri, yeniden yaşamak hedefim. Sakatlığım nedeniyle zaman kaybettim."


Erzurumajans

ERZURUM'U KENELER BASTI


Erzurum'da 7 katlı bir apartmanın çatı katında bulunan daireler kene istilasına uğradı.

Merkez Yakutiye ilçesi Çaykara Caddesi üzerinde bulunan 7 katlı Çakmaklar apartmanında kene endişesi yaşanıyor. Apartmanın üst kattaki daireleri adeta kene istilasına uğrarken, vatandaşlar durumdan kaygı duyuyor. Apartman sakinlerinden Sevtap Kumcular, keneler yüzünden psikolojilerinin bozulduğunu ifade ederek başka bir yere taşınacaklarını belirtti. Sevtap Kumcular, binaların çatılarının güvercin yuvası olduğunu belirterek, "Yönetime güvercinlerin çatıya girdikleri yerlerin kapatılması için başvurduk. Bize 'Yumurtaları yavruları var' yanıtını verdiler. Böyle giderse çatıdan inen keneler tüm apartmanı istila edecek. Her gün evden 20'nin üzerinde kene topluyorum. Evin teras katını kullanamaz olduk. Keneleri yakalayıp kendi ellerimle Gıda, Tarım ve Hayvancılık İl Müdürlüğü'ne götürdüm. Sadece 'ilginç' dediler. Nasıl bir önlem almamız gerektiğini söylemediler. Sorunumuzla kimse ilgilenmedi. Kendi imkanlarımızla ilaçlama yaptık. Keneleri öldürdük ama birkaç gün sonra yeniden ortaya çıkmaya başladılar" diye konuştu.

Öte yandan, Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü yetkilileri de apartmandaki vatandaşın evindeki kene denilen böceklerin normal meralarda bulunan böcek olduğunu ve ölümlere sebep olan hastalık taşıyan kenelerle ilgisi olmadığını belirtti.
Benzer bir olayın geçen günlerde Kars'ta da yaşandığına dikkat çeken yetkililer, "Gıda Tarım ve Hayvancılık Müdürlüğü olarak meskenlerde ilaçlama yapmamız yasal değil. Buna rağmen arkadaşlarımız vatandaşın sorunlarıyla ilgileniyor. Vatandaşımıza yapması gerekenler hakkında gerekli bilgileri veriliyor. Yalnız böcekle öldürücü ve hastalık taşıyan kenenin uzaktan yakından ilgisi yok. Yani korkulacak bir şey yok. Normal ilaçlamayla sorun giderilebilir" dedi.


Erzurumajans

17 Temmuz 2013 Çarşamba

UZUNDERE'DE PEKMEZ FABRİKASI

Erzurum'un Uzundere ilçesinde girişimci kadın Aygül Çelik öncülüğünde pekmez fabrikası kuruldu. 

12 üyesi bulunan bir kooperatifleşmeyle kurulan pekmez fabrikası
üreticilerin yüzünü güldürüyor.

Aygül Çelik, "Ortalama 10 ton pekmez üretiyoruz. Fabrikanın aylık üretimi 15 ton ama bizim için 10 ton üretilen pekmez çok önemlidir. Bu fabrika yöredeki bayanlara iş kapısı olduğu gibi bölgede kuru dut ve yaş duttan üretilen pekmezleri ileri gelen mağazalara satıyoruz. " dedi.

Aygül Çelik yetkililere de seslenerek, "Anadolu'da ve taşrada yeter ki
devlet elimizden tutsun, bize destek olsun, biz üretiriz." diye konuştu.


Erzurumajans

OLTU'DA DEPREM

Erzurum'un Oltu ilçesinde 4. 1 büyüklüğünde deprem meydana geldi.

Boğaziçi Üniversitesi Kandilli Rasathanesi Deprem Araştırma Enstitüsü verilerine göre, deprem bugün saat 04.40'ta meydana geldi. Merkez üssü Oltu ilçesi Sarısaz köyü olan depremin, 4.1 büyüklüğünde, yerin 6 kilometre derinliğinde olduğu, herhangi can ve mal kaybına neden olmadığı belirtildi.

Öte yandan, 4.1 büyüklüğündeki depremin ardından Oltu'da 1.5 ila 2.8 arasında değişen 6 ayrı deprem daha kaydedildi. 

SPOR TOTO SÜPER LİG KURALARI ÇEKİLDİ.

Spor Toto Süper Lig'de 2013-2014 sezonu fikstürü İstanbul'da düzenlenen törenle çekildi.
Ligin resmi yayıncısı Digitürk'ün Ayazağa'daki stüdyolarında gerçekleştirilen fikstür çekimine Türkiye Futbol Federasyonu (TFF) 1. Başkan Vekili Ufuk Özerten, TFF Yönetim Kurulu üyeleri ile Süper Lig kulüplerinin başkan ve temsilcileri katıldı.
18 takımın mücadele edeceği Spor Toto Süper Lig'de yeni sezon, 17-18-19 Ağustos 2013'te oynanacak ilk hafta maçlarıyla başlayacak. Ligin ilk devresi 28-29-30 Aralık 2013 tarihinde oynanacak 17. hafta maçlarıyla sona erecek.
Süper Lig'in 56. sezonunun ikinci yarısı 24 Ocak 2014'te başlayacak ve 34 haftalık maraton 19 Mayıs 2014'te tamamlanacak.
1. hafta fikstürü

Torku Konyaspor-Fenerbahçe
Kardemir Karabükspor-Kasımpaşa
Akhisar Belediyespor-Sanica Boru Elazığspor
Kayserispor-Sivasspor
Çaykur Rizespor-Gençlerbirliği
Beşiktaş-Trabzonspor
Galatasaray-Gaziantepspor
Medical Park Antalyaspor-Kayseri Erciyesspor
Eskişehirspor-Bursaspor

DİKKAT ÇEKECEK ÖNEMLİ MAÇLAR
1. hafta Beşiktaş-Trabzonspor, 4. haftaBursaspor-Beşiktaş, 5. hafta Beşiktaş-Galatasaray, 6. hafta Kayseri Erciyespor-Kayserispor, 7. hafta Fenerbahçe-Trabzonspor, 10. hafta Bursaspor-Fenerbahçe, 11. haftaFenerbahçe-Galatasaray, 13. hafta Fenerbahçe-Beşiktaş, 15. hafta Trabzonspor-Bursaspor ve 16. hafta Galatasaray-Trabzonspor maçları oynanacak.

31 Mayıs 2013 Cuma

LİSE ÖĞRENCİSİNE TECAVÜZE


Erzurum'da geçen yıl otomobille gezmeye çıkardığı olay tarihinde 14 yaşında olan lise öğrencisi M.T.'ye tecavüz ettiği öne sürülen ve polis kontrolü sırasında "kızım" diye tanıttıktan sonra yakalanan 49 yaşındaki M.A., 23 yıla kadar hapis istemiyle yargılandığı Ağır Ceza Mahkemesi'nde, 7,5 ay hapis cezasına çarptırıldı. Mahkeme kararında, M.T.'nin kemik yaşının 18 çıkması ve aynı kişiyle birden fazla ilişkiye girmesini dikkate aldı.

Erzurum'da bir lisede okuyan M.T., aynı okuldan bir arkadaşı aracılığı ile emekli memur M.A. ile geçen yıl yaz mevsiminde tanıştı. M.T.'nin eski erkek arkadaşıyla cinsel ilişkiye girdiğini öğrenen evli ve 4 çocuk babası M.A., alkol aldıktan sonra kıza havalimanı yolunda tecavüz etti. 'Ailene söylerim' tehtidiyle küçük kızla ilişkisini sürdüren M.A., 18 Ağustos günü Tortum'dan gelirken Erzurum girişinde polis kontol noktasına takıldı. Liseli M.T.'yi polislere önce 'Kızım' diye tanıtan M.A.'nın yalanı, kimlik kontrolünde ortaya çıktı. Kız, başından geçenleri anlatınca M.A., mahkeme tarafından tutuklandı.

'Ruh ve beden sağlığını bozacak şekilde çocuğun nitelikli cinsel istismarı' suçundan 23 yıla kadar hapis cezası istemi ile yargılanan M.A., yaklaşık 9 ay tutuklu kaldıktan sonra bir önceki duruşmada tahliye edildi. Aile ve Sosyal Politikalar Bakanlığı'nın da müdahil olduğu 1'inci Ağır Ceza Mahkemesi'nde dün görülen karar duruşmasında, Cumhuriyet Savcısı Sedat Bayrak, mağdurun yaşının doktor raporu ile 18 olarak belirlendiğini vurguladı.

Olay tarihi itibari ile mağdurun 15-18 yaş grubu içinde bulunduğuna işaret eden Bayrak, sanık tarafından mağdura her hangi bir cebir, tehdit, hile uygulanmadığını belirtti. 15 yaşından büyük mağdurun kendi istek, irade ve rızası ile sanık ile cinsel ilişkiye birden çok kez girdiğine dikkati çeken Bayrak, eylemin reşit olmayanla rızası ile cinsel ilişki suçu kapsamında kaldığını bildirerek sanığın TCK'nın 104/1'nci maddesi uyarınca cezalandırılmasını talep etti.

Mahkeme heyeti, Savcı Bayrak'ın verdiği mütalaa doğrultusunda M.A.'yı 104/1 maddesi kapsaminde 'reşit olmayanla cinsel ilişki' suçundan 7 ay 15 gün hapis cezasına mahkum etti. Ayrıca mahkeme heyeti, 9 ay cezaevinde kaldığı gerekçesiyle M.A.'nın tazminat hakkının doğduğunu da bildirdi. M.A.'nın avukatı Tolga Terzioğlu, müvekkilinin suçsuz olduğuna inandıklarını aslında beraat etmesi gerektiğini vurguladı. Avukat Terzioğlu, bu yüzden kararı temyiz edeceklerini söyledi.

Müvekkilinin resmi doğum kaydının olmadığı için kemik yaşının tespiti için rapor alındığını anımsatan M.T.'nin avukatı Muhammet Burak Nuhoğlu ise sanığın en az 15 yıl hapis cezası alması gerekirken 7 ay hapis ceza ile kurtulduğunu söyledi.  


Kaynak: Erzurumajans

SAYIN ÖCALAN GERİLİMİ!


Akil İnsanlar Doğu Anadolu Heyetinin sivil toplum örgütleri ve kanaat önderleri temsilcileriyle Müceldili Konağı'nda gerçekleştirdiği toplantıda olaylar çıktı.

Eftelya Kültür Sanat Derneği temsilcisi olduğu öğrenilen Selcan Gözlü adlı kadının, konuşmasında 'sayın Öcalan' ifadesi salonu karıştırdı. Bu ifadeye tepki gösteren şehit yakınları ve gazilerle heyet üyeleri arasında da tartışma yaşandı. Heyet Başkanı Can Paker, "Şikayetçiyiz, alın bunları" diye polise talimat verdi. Bunun üzerine polis, şehit yakınları ve gazileri yaka paça salondan dışarı çıktı. Salonda gerilim sürüyor. 

Öte yandan toplantının başında da yine gerilimli dakikalar yaşandı. Erzurum Muharip Gaziler Derneği Başkanı Salih Mesci'nin barış sürecini desteklediği yönündeki konuşması salonda gergin dakikaların yaşanmasına neden oldu. Mesci'nin konuşması sonrasında ayağı kalkan Türkiye Harp Malülü Gaziler Şehit Dul ve Yetimler Derneği Erzurum Şube Başkanı Recep Akgül, "Sen kendi adına konuş. Destekliyorsan bunu kendi adına söyle. Biz çözüm sürecini desteklemiyoruz. Ben üç kurşun yemiş bir gaziyim" dedi.

Bu sırada heyetten Mahmut Arslan, salondaki görevlilerden Akgül'ün salondan çıkarılmasını istedi. Bunun üzerine Akgül, "Sen kimsin beni attırıyosun, alnını karışlarım" diyerek tepki gösterdi.

Uzun süre devam eden gerginlik, görevlilerin müdahalesi ile yatıştırıldı.  


Kaynak: Erzurumajans