Eğitim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
Eğitim etiketine sahip kayıtlar gösteriliyor. Tüm kayıtları göster
28 Şubat 2015 Cumartesi
ERZURUMSPOR'A METRO SPONSOR
Türkiye'nin önde gelen şehirlerarası yolcu taşımacılığı firmalarından Metro Turizm, Büyükşehir Belediye Erzurumspor'a sponsor oldu.
Sponsorluk anlaşması B.B. Erzurumspor Başkanı Saim Özakalın ve Metro Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Şenol Ayyıldız arasında kulüp tesislerinde imzalandı. İmza töreninde konuşan Ayyıldız, önümüzdeki yıl Mavi Beyazlı kulübün ana sponsoru olacaklarının da sözünü verdi. Kulüp Başkanı Özakalın da desteklerinden ötürü Metro Turizm yöneticilerine teşekkür etti...
Şehirlerarası yolcu taşımacılığının marka kuruluşlarından biri olan ve önümüzdeki günlerde Erzurum merkezli seferlerine başlamaya hazırlanan Metro Turizm, B.B. Erzurumspor'un sponsorları arasında yerini aldı. Sponsorluk anlaşması, kulüp tesislerinde düzenlenen bir törenle imzalandı.
Erzurum merkezli seferler başlatma kararı alan Metro Turizm ile B.B. Erzurumspor arasında yapılan sponsorluk anlaşmasının imza törenine, Kulüp Başkanı Saim Özakalın, Metro Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Şenol Ayyıldız, Metro Turizm Yönetim Kurulu üyesi Umut Kahraman, B.B. Erzurumspor yönetim kurulu üyeleri Burhan Doğan, Kadir Ovat, Müfit Öge, işadamları Gürkan Dölekli, Abdülrezzak Cellat ve Metro Turizm'in Erzurum yöneticileri katıldı. AYYILDIZ: ÖNÜMÜZDEKİ YIL ANA SPONSOR OLACAĞIZ
Maddi yardım ve mavi beyazlı takımın deplasman maçlarındaki ulaşımını kapsayan sponsorluk anlaşması hakkında bilgi veren Metro Turizm Yönetim Kurulu Başkanı Şenol Ayyıldız, "Ben de futbolun içerisinden gelen biriyim. Zonguldakspor ve Samsunspor'da profesyonel futbol oynadı. Onursal Başkanımız Galip Öztürk de futbola çok ilgili. Hizmet verdiğimiz 77 ilin futbol takımına elimizden geldiği kadar destekler veriyor. Erzurumspor da bunlardan birisi. Ancak Erzurumspor'un bizim için yeri biraz daha farklı.
Erzurumspor'un bulunduğu ligden süratle layık olduğu üst liglere çıkması gerekiyor, buna inanıyoruz. O nedenle kulübe destek olmak, şampiyonluk yolculuğunda katkı sağlamak istedik. Bu sezonun kalan maçları için bir miktar para yardımı ve deplasman maçlarında takımın transferlerini kapsayan bir sponsorluk anlaşması yaptık. Önümüzdeki sezon için de ana sponsor olup, destek miktarımızı daha da artıracağız. Bununla birlikte yine tüm deplasman maçlarındaki takımın transferleri, biletlerden komisyon ve Erzurumspor passenger kartı ile kulübe ciddi katkılar sağlayacak bir sponsorluk anlaşmasını önümüzdeki yıl hayatiyete geçireceğiz. Bunun sözünü şimdiden verebilirim" dedi. ÖZAKALIN: METRO TURİZM'E TEŞEKKÜR EDİYORUZ
B.B. Erzurumspor Kulüp Başkanı Saim Özakalın da Erzurum'a yatırım yapan ve Erzurum merkezli seyahatler gerçekleştirmeye hazırlanan Metro Turizm'in kulüplerine sponsor olmasının sevindirici olduğunu belirttti. Metro Turizm Onursal Başkanı Galip Öztürk'e ve Yönetim Kurulu Başkanı Şenol Ayyıldız'a B.B. Erzurumspor camiası adına teşekkür eden Başkan Özakalın, "Metro Turizm'den önümüzdeki yıl da ana sponsorluk için söz almış olmamız memnuniyetimizi artırmıştır. Camiamız adına kendilerine teşekkür ediyorum. İnşallah bu anlaşma hem bize hem de Metro Turizm'e hayırlı olur" diye konuştu...
KAYNAK:ERZURUMAJANS
Cumhurbaşkanı Erdoğan: Böyle saçmalık olur mu?
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın, Suudi Arabistan'a hareketi öncesi Atatürk Havalimanı'nda basın toplantısı yaptı. Çözüm süreci hakkında fikri sorulan Erdoğan, HDP'ye yüklendi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan , Suudi Arabistan'a hareketi öncesi Atatürk Havalimanı'nda açıklama yaptı. Gazetecilerinde sorularını yanıtlayan Cumhurbaşkanı Erdoğan, konuşmasınınbaşında ünlü yazar Yaşar Kemal'in vefatından söz ederek, "Gerek hanımefendiyi, gerek yeğenini aramak suretiyle kendileriyle bu acılarını paylaştım. Derin bir teessürümüz olduğu nu kendilerine de ifade ettim. Ayrıca kendisine Allah'tan rahmet yakınlarına ve edebiyat camiamıza başsağlığı diliyorum" dedi.
Erdoğan bir gazetecinin, bugün açıklanançözüm süreci ve silah bırakma çağrısıyla ilgili sorusu üzerine, "Silahların bırakılma çağrısı bizler için çok çok önemli bir beklentiydi. Bu demokratik açılım süreciyle başlayan bir çağrıdır. Milli birlik ve kardeşlik projesiyle başlayan bir çağrıdır. Şimdi de çözüm süreciyle devam eden, 'bunu artık noktalayalım' diye hasretle beklediğimiz bir çağrıdır. Çağrılar güzeldir ve aslolan uygulamadır. Acaba bu uygulama şu seçim öncesinde veya seçimlerde araziye ne kadar yansıyacak.Bundan önce maalesef Mart seçimlerinde yansımadı, Cumhurbaşkanlığı seçimlerinde yansımadı. Biliyorsunuzyine aynı şekilde devam etti. Temennin o ki bu yapılan çalışmaların arkasında durulur ve bununla ilgili adımlar da atılır. Fakat burada bir şeyi daha söylemem lazım; burada silahı bırakması gereken bölücü terör örgütünün mensuplarıdır. Eğer burada güvenlik güçlerimizin silahı bırakması bekleniyorsa, bu ham hayaldir. Böyle bir şey olmaz. Güvenlik güçlerinin enstrümanıdır silah. Onunla beraber yaşayacak ve o silahın hedefi huzurdur, güvenliği sağlamaktır, huzuru getirmektir. Kalkıpta asker, polis bunlarda silahı bıraksın deniyorsa böyle saçmalık olmaz. Bunun için vardır ve ne güvenlik ne diğer birimler eğer bir teröre teşebbüs yoksa zaten silaha o da tevessül etmez, onun da meraklısı değildir. Nerede kullanılacağını bilir. Bu konuda da mevzuat zaten nerede kullanılması gerektiğine dair de çerçeveyi çizmiştir. O da o çerçeve içerisinde hareket eder" dedi.
HDP Eş Başkanı Selahattin Demirtaş'ın silah bırakma çağrısı konusunda açıklamaları hatırlatıldığında Cumhurbaşkanı Erdoğan şu değerlendirmelerde bulundu:
"BURADA İKİ MAYMUN OYNANIYOR"
"Burada adeta bir ikili görüntü söz konusu. Bugün Yalçın Bey ile açıklama yapanların yaptığı açıklamalar farklı, Eş Başkan'ın yaptığı açıklama farklı. İmralı'ya gidenlerin yaptığı açıklamalar farklı, Eş Başkanın yaptığı açıklama farklı. Burada iki maymun oynanıyor.Böyle şey olmaz. Demek bunların oturmuş bir ilkesi yok. Eğer ilkeli bir tavır içerisinde olsalar, o zaman Sayın Başbakan Yardımcımızın yanına gelen heyetin yaptığı açıklamayla, Eş Başkanın yaptığı açıklamanın aynı olması gerekir. Aynı olmadığına göre burada her halde hükümetin kendini çek etmesi değil, onların kendini çek etmesi gerekir. Çünkü hükümetin zaten Başbakan Yardımcısı olarak yaptığı açıklama ortadadır ve bu açıklama da bugünün açıklaması değildir. Geçmiş bugüne, Başbakanlığım döneminde de bu açıklamalar aynıdır, aynı çizgi üzere, istikrar üzere gitmektedir."
"BİZ BUNLARI YAPTIK"
Erdoğan, her şeyin eninde sonunda uygulamaya dayalı olduğunu ifade ederek, "Bu uygulamada silahların bırakılmasıdır. Bırakıldığı andan itibaren de bu ülkede huzur, refah ortamı çok daha farklı bir şekilde gelişecektir. Yani ne istendi de hükümet, 12 yıllık Başbakanlığım döneminde de verilmedi. Alt yapısından, üst yapısından...Bugün söyleniyor, kimlik. Ret politikalarını biz kaldırdık, asimilasyon politikalarını biz kaldırdık, inkar politikalarını biz kaldırdık. Bunlar kimlik sürecidir. Bunları getiren biziz. Olağan üstü hal, bunu halleden biziz ve insanca yaşama erdemini getiren biziz. Televizyonlarda kendi dillerinde yayın yapma imkanının getiren biziz. Bunlar yoktu. İstedikleri gibi yayın yapma noktasında, yazılı, görsel. Bizim iktidarımızda oldu bunlar. Biz bunları yaptık. Bunlar saymakla bitmez" diye konuştu.
"UYGULAMA, UYGULAMA, UYGULAMA"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Hakkari'de bulunan havalimanı inşaatını işaret ederek, "Devamlı müteahhitlerin orada iş makinaları yakılıyor. Şimdi hizmet getirecek olan hükümete bir engel orada konuluyor. Bütün bunlar acaba samimi bir davranış içerisinde olanlar tarafından yapılır mı? Yapılmaz. Demek ki samimi bir davranış, samimi bir yaklaşım yok. Benim Kürt kardeşim uçağa binecek ya. Nerden binecek Yüksekova'dan. Neden bundan rahatsız oluyorsun. yarım saatlik mesafeye kadar uçak geliyor. Şimdi nereden biniyor, Van'dan biniyor. Ama burası bittiği anda Yüksekova'dan binecek. Bizi devlet olarak, hükümet olarak bu tür hizmetleri götürdük, hala götürüyoruz. Ama onlar diyor ki 'istemezük'. Bunun için samimiyet testini önümüzde çok daha açık ve net göreceğiz. Uygulama, uygulama, uygulama" şeklinde konuştu.
"FAİZ LOBİSİNİN TEHDİDİ VAR"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Merkez Bankası'nın faiz kararı ve Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ile Merkez Bankası Başkanı Erdem Başçı'nın istifa edeceği söylentileri konusu sorulan soruya şöyle yanıt verdi:
"Kendileri de açıkladılar. Bu yorumlar dedikodu. Ama faiz konusunda ki benim duruşumu zaten biliyorsunuz. Biz yüzde 63 devletin borçlanma faizinden buraya kadar çok ciddi bu işle mücadele vere vere geldik. Ama burada faizci bir yaklaşım içerisinde olan maalesef arkadaşlarımız var. Birde faize karşı olan arkadaşlarımız var. Bugün bir puan faizin bu ülkeye maliyeti 2.5 milyar dolardır. Bugün Amerika'da ki faiz oranlarına bakacaksınız, Japonya'da ki faiz oranlarına bakacaksınız, Avrupa ülkelerinde ki faiz oranlarına bakacaksınız. İsrail'de ki faiz oranına bakacaksınız... bakıyorsunuz eksi faiz oranlarıyla, 1-1.5 buralarda dolaşan faiz oranları var. Bunlar akıllarını gerçekten peynir ekmekle mi yediler, bu kadar düşük faiz uygulaması yapıyorlar. Bize ne oluyor. Biz niye 7.5 politika faizinde tutuyoruz.Olayı yüksek bazda, oradan yüksek banttan baktığımızda 11 puan civarında. Komisyonla falan şey yaptığımızda 15-16, buralara kadar uzanıyor. Böyle bir faiz oranının olduğu bir yerde bu ülkede yatırım olur mu? Yatırım olmayacağına göre, istihdam da olmaz, üretim de olmaz. İhracatçınız da rekabet piyasasında, rekabet şansını yakalayamaz. Burada çok ciddi bir bana göre faiz lobisinin tehdidi var.Biz faiz lobisine hizmet etmekle mükellef değiliz. Bunu kim söylüyorsa söylesin faiz lobisinin kulu kölesidir ve bu ülkeye de ihanet içindedir."
"BÖYLE BİR ŞEY ASLA SÖZ KONUSU DEĞİL"
Bir gazetecinin, "Mısır Cumhurbaşkanı Sisi'de yarın Sudi Arabistan'a bir ziyaret gerçekleştirecek. Burada kendisi ile bir araya gelecek misiniz?" sorusuna, "Şaka yapıyorsun her halde" dedi. Gazetecinin Arap basının da böyle iddiaları olduğunu söylemesi üzerine Erdoğan, "Böyle bir şey söz konusu değil. Bizim gündemimizde böyle bir şey asla söz konusu değil. Böyle bir şeyin olabilmesi için çok ciddi olumlu istikamette adımların atılabilmesi lazım" dedi.
KAYNAK:MYNET
8 Kasım 2013 Cuma
MERKEZİ SINAVLARA SAAT AYARI
Ortaöğretime geçişte 8. sınıflara uygulanacak merkezi sınavların arasındaki 50 dakikalık dinlenme süresinde Milli Eğitim Bakanlığı değişikliğe gitti. 28-29 Kasım tarihlerinde gerçekleşecek ortak sınavların süresi 40, sınavlar arasındaki dinlenme aralığı ise 30 dakika olacak.
Ortaöğretime geçişte bu yıl ilk kez uygulanacak olan merkezî sınavlara 3 hafta kaldı. 8. sınıf öğrencileri, 28 Kasım Perşembe günü Türkçe, matematik ve din kültürü; 29 Kasım Cuma günü ise fen, inkılap tarihi ve yabancı dil derslerinden ortak sınava girecek. Yaklaşık 1,5 milyon öğrenciyi ve aileleriniyakından ilgilendiren sınavlarla ilgili önemli bir değişiklik yapıldı. Sınavlar arasında dinlenmek için verilen 50 dakikalık molalar, 30'a indirildi. Düzenlemeyle ortak sınavların süresi 40, sınavlar arasındaki dinlenme zamanı ise 30 dakika oldu. Zaman'ın dün manşetten duyurduğu haberde eğitimciler, 50 dakikalık sürenin fazla olduğuna dikkat çekmişti. Bu durumun, sonraki sınava girecek olan öğrencide kaygı artışına sebep olabileceğini vurgulamıştı.
Merkezî sınavlar arasında verilecek dinlenme sürelerinin 30 dakikaya düşürüldüğü haberini, Milli Eğitim Bakanlığı Müsteşarı Yusuf Tekin verdi. Dün sabah saatlerinde sosyal paylaşım sitesi Twitter hesabından açıklama yapan Tekin, Temel Eğitimden Ortaöğretime Geçiş (TEOG) Sınavı ile ilgili geçtiğimiz hafta Türkiye genelinde pilot uygulama yapıldığını söyledi. Uygulamada, 50 dakikalık araların uzun olduğunun tespit edildiğini ifade etti. Tekin şu bilgiyi paylaştı: "Bu uygulamada olası aksaklıkları gördük. 50 dakika sınav arası çok uzun bulundu. Bu nedenle sınav saatlerini ‘40 dakika sınav, 30 dakika ara' şeklinde düzelteceğiz. Sınav 12.00'de bitecek."
Siyahgazete
Kaydol:
Kayıtlar (Atom)